Saim TUNÇMAN

Saim TUNÇMAN


LGBT daha mı önemli?

06 Ağustos 2019 - 16:58 - Güncelleme: 07 Ağustos 2019 - 00:06

Günlerden beri düşünüyorum.

LGBT paylaşımı yapan Çanakkale Belediyesi'ni kınayan Çanakkale'nin 12 Ak Partili Belediye Başkanı'nın Kaz Dağları'nın yok oluşuna karşı sessizliğine anlam veremiyorum.

12 belediye başkanının ortak bir duruşla LGBT'li bireylere olan tepkilerinin, Kaz Dağları'nın talan edilişine karşı olamamasını gerçekten anlayamıyorum.

Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu'nun 'Çanakkale’de bugün bin 800 noktada ağaç kesiliyor. Kesen hiçbir firma değil, kesen bizim devletimiz, kesen orman bölge müdürlüğümüz. Hiçbir şey kontrol dışında gerçekleşmiyor. Bugün kağıdı kullanıyorsak, ahşap masada yemeğimizi yiyorsak aslında bunlar da bu kesilen ağaçlardan yapılan ürünler' sözleriyle Kanalı altıncı firmayı savunmasına mantıklı bir sebep bulamıyorum.

MHP ve CHP milletvekilleri, Kaz Dağları’nda felaketin önlenmesi için 2007’den itibaren tam 5 kez araştırma önergesi verdi… İlk 3 önerge iktidar tarafından dikkate alınmadı son önerge ise TBMM’de görüşülüp AKP oylarıyla reddedildi.

MHP Çanakkale Milletvekili Kemal Cengiz ve 28 MHP milletvekili, tam 12 yıl önce 9 Kasım 2007'de ‘'Dünya mirası Kaz Dağları, insanlığın saldırısına uğrayacak'' diyerek yöredeki çevre sorunları ve altın arama izinleri için Meclis araştırması istedi. Önerge kabul edildi ancak araştırma komisyonu Kaz Dağları'nı değil Türkiye'deki genel çevre sorunlarını ele aldı.

CHP Çanakkale Milletvekilleri Ahmet Küçük Kasım 2007'de, Ali Sarıbaş Haziran 2012'de, Muharrem Erkek Ekim 2015'te ve Özgür Ceylan da 1 Ağustos 2018'de 4 kez ‘'Kaz Dağları katledilecek'' diyerek Meclis araştırması açılmasını istedi. Ali Sarıbaş'ın 19 Haziran 2012'deki önergesinde, “Kanada'da kurulan, Toronto borsasına kayıtlı ve Meksika'da işletmesi bulunan Alamos Gold şirketi, Kaz dağlarında altın arayıp 1744 hektar alandaki bütün ağaçlar kesilecektir'' ifadesi dikkat çekti.

İlk 3 önerge iktidar tarafından dikkate alınmadı son önerge ise verilişinden 9 ay sonra TBMM'de görüşülüp AKP oylarıyla reddedildi. Görüşmelerde önerge sahibi CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan “Kaz Dağları vahşetle karşı karşıya, oranın yok edilmesine seyirci kalamayız. Çanakkale'ye kıymayın'' dedi.

'Kaz Dağları Türkiye'nin ciğerleridir' yazıyor heryerde. Balıkesir Üniversitesi (BAÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Soykan "Ölçüm yapmaya gerek bile kalmadan Kazdağları'ndaki oksijen miktarının, Alpler'dekinden daha fazla olduğu bir gerçektir" dedi.

AK Parti Grup Başkanvekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan'ın açıklamalarını takip ettikçe tüylerim ürperiyor.

Düşman yapmaz bizim kendimize yaptığımızı. Kanadalı bir altıncı şirketin bölgemizde yaptığı kıyıma neden bu kadar sahip çıkıyoruz. Oksijen kaynaklarımızın yok edilmesine Ak Partili 12 belediye başkanı neden sessiz kalıyor? Bütün Türkiye'nin ayağa kalktığı bir anda, bu denli kabuğuna çekilen bu 12 belediye başkanını anlayabilen var mı?

2007 yılında Kaz Dağları için mücadeleyi başlatan MHP neden sessiz? Kaz Dağları'na 2007 yılında sahip çıkan MHP'nin bugün bu mücadelenin içinde olmamasını aklım almıyor.

Doğanın intikamı acı olur. Ormanlık alan yok olacak. Doğal bitki örtüsü değişecek. Dağ, tepe, düz araziye dönüşecek. Rüzgarın yönü değişecek. Ormanın faydaları ortadan kalkacak. Yeraltı suları kirlenecek. Doğal yaşam ortadan kalkacak. Oksijen kaynağımız azalacak. Kaz Dağları'nın üstü, altından daha değerlidir.

Çocuklarımıza nasıl bir gelecek bırakacağımızın kararını doğru vermeliyiz. Hep birlikte bu mücadeleye destek olmalıyız.  LGBT'li bireylerin karşısına çıkmak için kurduğumuz dil birliğini(!), doğamıza, çocuklarımızın geleceğine, oksijenimize sahip için de kurabilmeliyiz. Doğaya, çocuklarımıza sahip çıkmanın siyaseti olmaz. El ele, kol kola, hep birlikte mücadele edebilmeliyiz.

YORUMLAR

  • 0 Yorum