KOSOVA–TÜRKİYE EKONOMİ KÖPRÜSÜ ETKİNLİĞİ ÇANAKKALE TARİHİ ALAN GEZİSİYLE BAŞLADI

Etkinlik, Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Çanakkale Şubesi ev sahipliğinde; EkoAvrasya Vakfı, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ), Çanakkale Teknopark ve Türk Dünyası Sivil Toplum İşbirliği Derneği (TÜRKSİT) iş birliğiyle düzenlendi. Kosova’nın Prizren şehrinden 35 kişilik iş insanı heyetinin katıldığı program, iki ülke arasındaki kardeşlik bağlarını ekonomik, kültürel ve insani temelde pekiştirmeyi amaçladı.

Katılımcılar, Gelibolu Yarımadası Tarihi Alan Başkanlığı sorumluluğundaki şehitlikleri, müzeleri ve anıtları ziyaret ederek Conkbayırı, 57 Alay Şehitliği, Kilitbahir Kalesi, Şehitler Abidesi ve Seddülbahir gibi simge noktaları gördü.

EkoAvrasya Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Hikmet Eren, iki ülke ilişkilerinin sadece ekonomik bir ortaklıktan ibaret olmadığını vurgulayarak, “Kosova ve Türkiye’yi birleştiren bağ, tarihin ve inancın ortak mirasıdır. Çanakkale, tüm dost ve kardeş coğrafyaların ortak destanıdır” dedi.

ASKON Çanakkale İl Başkanı Dr. Serkan Doğru ise, iki ülkenin ekonomik ilişkilerinin tarihî dostluk zemininde büyümesinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Geçmişe saygı gösterirken geleceğe ortak bir vizyonla bakıyoruz” ifadelerini kullandı.

TÜRKSİT Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Kurnaz, Balkanlar ve Anadolu arasında kültürel ve ekonomik köprülerin güçlendirilmesinin bölgesel istikrar açısından önemine dikkat çekti.

Katılımcılar, Çanakkale gezisinin ardından bölgedeki müzelerde dijital rehberlik sistemleri ve kültürel tanıtım çalışmaları hakkında bilgi aldı. ÇOMÜ Tarih Bölümü akademisyenleri tarafından verilen brifinglerle iki ülkenin tarihî ve kültürel bağları pekiştirildi.

Etkinlik, 6 Ekim’de gerçekleştirilecek Kosova–Türkiye Ekonomi Köprüsü Ana Programı öncesi bir hazırlık niteliği taşıdı. Ana programda yatırım, ticaret, girişimcilik ve teknolojik iş birliği konuları ele alınacak ve B2B görüşmeler ile Teknopark ziyareti gerçekleştirilecek.

Program, iki ülke halkları arasında gönül köprüleri kurmayı hedefleyerek, tarihî ve kültürel mirastan ortak geleceğe dair güçlü bir mesajla tamamlandı.